98 MENGENİN ŞAİRLERİ

 MENGENİN ŞAİRLERİ

MENGEN NOSTALJİSİ

KAZIM BEKÇİ VARDI KLARNET ÇALARDI
DİNLEYENLER MUSİK-İ ZEVKE DALARDI
TANIYANLAR BİLİRLER BENİM BABAMDI
ONDAN BİZE TEK MİRAS DÜRÜSTLÜK KALDI

ÇOK GÜZELDİR MENGEN’İMİZİN DAĞLARI
SULAR KURUMUŞ AKMAZ OLMUŞ ÇAYLARI
TABAKLARI KARAPINARI BEŞLERİ
LEZZETLİDİR TADINDAN YENMEZ KEŞLERİ

MENGENDİR BURASI TARİHLE YARIŞIR
BAKIRLIDAN BAHSETSEM AKLIN KARIŞIR
DAHADA ESKİSİ SARAYA ERİŞİR
MENGENLİ YE TARİHİ BİLMEK YAKIŞIR

VOLVO’NUN BAŞKENTİ İMİŞ MENGEN SANKİ
BALTABURUNLARI VE ÇOK ÇEŞİTLERİ
‘MENGEN E GEL VOLVO’YA BİNDÜREM SENİ’
MEŞHUR ŞÖFÖRLERİMİZİN BU SÖZLERİ

TOPSAHASI’NDA ESKİ BİR HIZAR VARDI
HIZAR ARDINDA KÖÇEK MISTIK YATARDI
YARENİ HALİL, KADİRLE TÜP ATARDI
ARTIK BU İNSANLAR MAZİDEN BİR ANI

“HAVUZLU KAHVEDE DAVULCULAR MI VAR”
HAYDİ BAKMAYA GİDELİM Mİ ÇOCUKLAR
KONAK RESTORAN KISIR DÜĞÜNLER YAPAR
HER AKŞAM DAVUL ZURNA VE KÖÇEK OYNAR

“GIYMATLI DİNLEYENLERİM” Dİ İLK SÖZÜN
MARİFET ELLERDE GÖRMEZDİ HİÇ GÖZÜN
HAZ VEREN TÜRKÜLERDE MENGEN Dİ ÖZÜN
AMA RASİM YÜREKTEDİR HALA KÖZÜN

MENGENİN TEK MASKOTUYDU DELİ DURMUŞ
DENİRMİYDİ HİÇ ONA “PAZARKÖY YANMIŞ”
KÜFÜR ETSE BİLE, O ASİL BİR NAM MIŞ
TARİHTEN HAKİKATEN GÜZEL BİR ANMIŞ

OSMAN DAVUL ÇALARDI RAMAZANLARDA
ÜÇ BEŞ BAHŞİŞİ DE VARDI BAYRAMLARDA
ŞİMDİ YALNIZ BİR ANI FOTO VARLIK’ TA
BİR RESMİ KALDI GERİYE ONDAN HATIRA

DELİ TEVFİK DERLERDİ ONUN ADINA
AKIL DOLAŞMAZDI SENİN AKLINA
FESTİVALLER İCAT ETSENDE NE FAYDA
TEK TESELLİ İLK FESTİVALDİ KONAK’ TA

KARA ZEKİ “GOCA GURT” DİYE BAĞIRIR
YATMADAN ÖNCE “ÇÖRÇİLİNE” ÇAĞIRIR
BİLİRMİSİNİZ SİZ DOSTLAR SEVGİ NEDİR
KAZ YAVRUSUNU DA İNSANA ÇEVİRİR

FIRINCI CEZMİ BİZE EKMEK PİŞİRDİ
VELESPİTLE TAŞIDI LASTİK ŞİŞİRDİ
SİNAN ABİ PASAYI YERE DÜŞÜRDÜ
ALLAH RAHMET EYLESİN CEZMİ ABİ

YEŞİLÇAM’I BİZE GETİREN YAMANLAR
SÜHA AFİŞ ASAR SATILMIŞ FİLM SARAR
İSTEYEN FİLM ARASINDA LANGIRT OYNAR
TÜM MENGENLİ ACIKLI FİLMLERLE AĞLAR

AFİF YÜCEL, MELEK HANIM, MÜNİR CAN’ LAR
REMZİ, İHSAN BEY MELAHAT KARACALAR
KEMAL BEY NEZAHAT AYDIN’ DI HOCALAR
BİLEN GEÇERDİ BİLMEYENLER BOCALAR

HABABAM BENZERİ LİSEMİZ DE VARDI
MUHSİN ÖZALP’ TA SANKİ MAHMUT HOCAYDI
TARIK BEY İN BİR DİLİ DE ALMANCAYDI
KAVGALARDA İŞ-TEKNİK ARKASINDAYDI

RAİF HOCA DERS VERİRDİ BAZAN VAAZ
VAZGEÇMEZDİN KURSTAN EĞER ALIRSAN HAZ
BİRKERE BAŞLADINMI GEÇERMİ HİÇ YAZ
ETSENDE ANNE VE BABANA BİN NAZ

SİMİTÇİ EROL GÜZEL SİMİT YAPARDI
“TADE DEVREK DİMİDİ” BİROL SATARDI
İKİNDİ VAKTİNDE CANA CAN KATARDI
“CÜNEYTMİSİN” BİROL VER ARTIK KARARI

GEVŞEK, BEHÇET DAYI ANILMADAN OLMAZ
YOKSA PAZARKÖY E ARABA BULUNMAZ
YORGANCI FAHRİ YOLA AYIK ÇIKAMAZ
TANRIDAN HEPSİNE BİR RAHMETTİR NİYAZ

ŞABAN’ I GÖRENLER İNANIN ŞAŞIYOR
DAĞLARI TEPELERİ YAYA AŞIYOR
BİR MUCİZEMİDİR BU NASIL YAŞIYOR
GEÇMİŞTEN GELECEĞE İZLER TAŞIYOR

HASAN VE KAMİL AMCA İYİ KASAPTI
KAYBOLAN NE SATIR DI NE DE MASATTI
SANMAYIN BUNUN SEBEBİ HEP HESAPTI
ONLARCA HESAP HOŞGÖRÜ VE İNSAFTI

DEMİRÇAKMAK, ÖMER AKSU, MACİRLERİ
ÇOLAK CEMAL, KARAKAYLI NİCELERİ
SAYA SAYA BİTERMİ HİÇ İSİMLERİ
BU GÜNE TAŞIYANLAR MENGENİMİZİ

AYDIN USTA ADI BURAYA SIĞARMI
UNUTMAMAMIZ LAZIM BU BÜYÜK ZATI
ONDAN ÖNCE BÖYLE BİR MENGENMİ VARDI
SAYESİNDE ÜNÜMÜZ DÜNYAYI SARDI

AŞKLARIN GÜZELİNİ ARARSAN EĞER
PAZARKÖY BENDEKİ BAMBAŞKA BİR DEĞER
“BAHARYELİ” İDİ DEDİM ESİP GEÇER
VAZGEÇİLMEZ SEVDAYMIŞ BENDEKİ MEĞER

UZAKTAN BAKMAKLA ALINIRMI HİÇ HAZ
BABA OCAĞI BURDA GELMEDEN OLMAZ
BİR ÖMÜR MÜMKÜN MÜ GURBET TE KALINMAZ
YILDA BİR GELMEKLE MENGENLİ OLUNMAZ

GÜLTEKİN ÇETİNKAYA 

-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

TÜRKBEYLİ SOKAKLARI

Sıkıldığımda giderim harmanlara,
Çocukluğumun geçtiği bostanlara,
Etrafında oyun oynadığım samanlıklara,
Eskiyi ararım TÜRKBEYLİ sokaklarında.

Koca FERHAT'IN dalyanından balık çalanların,
Nuri beylerin fındık tarlasına dalanların,
Tas Mahmut'un bostanından patates alanların,
Unutulmaz manzaralarıyla TÜRKBEYLİ sokaklarının.

Camı avlusunda top koştururken,
Dedem EYÜP çavuş bizi kovalarken,
Karsıdan GÜREZ amca halimize gülerken,
Gözümün önünde TÜRKBEYLİ sokaklarında gecerken,

Hancı aziz han'a bakarken,
Çamur Şevket soba satardı,
Yaman sinemasında plaklar çalardı,
TÜRKBEYLİ sokaklarında hep anılar kaldı,

Seyfi dedenin evinin önünde dut ağacı,
Olmuştu biz çocukların oyuncağı,
Hemen yanında kır Cemil'inde vardı ağacı,
Bize bağırırlarken TÜRKBEYLİ sokakları çınlardı,

Nazif amcamın lokantasında leziz yemekler,
Cezmi babamın fırınında sıcak ekmekler,
Mahir tatlı dededen bizim halkalı sekerler,
TÜRKBEYLİ sokaklarında geçti en güzel seneler,

Meskendi bize asırlık koca kavağın altı,
Ağaçtandı köprümüz yanlarında oturakları,
Çamaşır için dere damlarında kaynardı kazanlar,
Yazısında çelik çomak oynadığım TÜRKBEYLİ sokakları,

Analarımız dil tarlada dağlarda çapa yapardı,
Gün gelir çember tarlada tırpan sallardı,
Kimi zamanlarda erenlerde, kov içinde sığır aradı ,
Simdi oksuz kaldı TÜRKBEYLİ sokakları,

Diren, Anadut, düren, yaber, saban,
Hasat zamanı cayırlarda, harmanlarda geçti zaman,
Değmen, tatar deresi bent yeri afacani,
TÜRKBEYLİ sokaklarıydı bizim mekân,

Oğmac, keşkek, tarhana çorbamız,
Taze süt, tereyağı, bulama kahvaltımız,
Cizleme, gözleme, bazlama azığımız,
Mümkün mü TÜRKBEYLİ sokaklarını unutmamız,

Aferin sana höşmerim bana derdik,
Halıskayı, kedi batmazı soluksuz yerdik,
Kaldırık dolması için kavga ederdik,
Ömrün çoğunu TÜRKBEYLİ sokaklarında gecırdık,

Burun çorabı örerdi ninelerimiz,
Onlar sayesinde ısınırdı bedenimiz,
Neler vermedi ki o nasıllı ellerimiz,
TÜRKBEYLİ Sokaklarını yaşatan sizlerdiniz,

Divan camının önündeki dibek tası,
Kadınların basında poğların nakısı,
Tulumbalardan çekilen suların evlere taşınması,
Dokuyor simdi TÜRKBEYLİ sokakları gözyaşı,

Ayağında çarık lastiği, üzerinde şalvarı,
Sırtında sepeti ile saman taşıyanları,
Kara somun elinde ılık yaz aksamları,
Elde idare lambası ışıksızdı TÜRKBEYLİ sokakları,

Bugün bakmayın öyle kalabalık duranlara,
Bayram bittiğinde gideceksiniz alıp da çocukları,
Uzakta olsanız da unutulmaz baba toprağı
Yarın yine ıssız kalacak TÜRKBEYLİ sokakları.

SİNAN GÖKDEMİR

-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

ÖĞRETMENLERİMİZE 

Babacan hocamız Tarık AYDOĞAN’I,
Saygı ve rahmetle anıyoruz;
Disiplinli, deneyimli ve çok değerli,
Muhsin ÖZALP’İ şimdi çok arıyoruz.
Cevdet YILDIZ hoca öğrencilerinde iz bıraktı,
Şerafettin GÜNEBAKMAZ’IN ders anlatması hiç unutulmadı.
Seyhun URLA’ NIN hakkı asla ödenmez,
Serap ERGEZEN yaptığı sınavlar anılarda kaldı.
Öğrencisiyle arkadaş olan Hüseyin ÜNLÜBİLGİN’İ daima özlüyoruz,
Asuman Hanımı Felsefesi-Psikolojisi ve Mantığıyla Mengen’e bekliyoruz.
Süheyla AYHAN unutulur mu hiç,
Hüseyin ASMA’YI DA rahmetle anıyoruz.
Mehmet Akif BARÇIN emektar,
Beden Eğitimci Kemal hoca titiz ve otoriter,
Hasan Fehmi AYHAN kavalıyla, folkloruyla, resimleriyle sanatkâr,
Kalbimiz Bilge KİP sevgisiyle atar;
Hayrullah ÜNSAL dinimizi öğretti,
Muhittin ERSUNA insanlık sevgisi verdi,
Mehmet ADALI bizleri gerçekten çok severdi,
Öğrencileri mutluluğa Lütfü ŞENTÜRK ile erdi.
Cevat AY’IN kulakları çınlasın,
Ali TUNA’NIN fotoğrafları hatıralarda kalsın,
Mengen Lisesi mezunları her yıl toplansın
Hiç kimse bu konuda duyarsız kalmasın, Aydın DEMİR kâtibimiz,
Hidayet KOCA unutulmayan değerimiz,
Sedat SARIUSTA’YA, Nurcan SARIUSTA’YA,
Şahinde BAŞ’ a emeklerinden dolayı devam ediyor sevgimiz.

Ahrete göçenleri rahmetle anıyoruz,
Mekânlarının cennet olmasını diliyoruz,
Öğretmenlerin hakkı hiçbir zaman ödenmez,
Hayatta olanlara saygılar sunuyoruz.

DİLAVER BEŞLİ 

-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

MENGENİM

Kaderim seninle yazılmış
Ayrılamıyoruz ikimiz
Bir türlü azalmadı birbirimize sevgimiz
Dünyanın öbür ucuna gitsem
Olmuyor Mengen’im olmuyor sensiz.

Beni bir şeyler buraya çekiyor
Kendimi kontrol edemiyorum
İçimden gelerek konuşuyorum
Yerin dolmuyor be Mengen’im yerin dolmuyor.

Sana gelirken koşuyorum
İçimde heyecan içimde sevinç
Serpekten aşağıya baktığımda
İki sevgilinin kavuşması gibi
Gözyaşlarımı tutamıyorum.

Benim yüreğimdeki sevgin öylesine büyük
Hasretin ağır geliyor yapamıyorum
Kalıyorum sanki öksüz ve kimsesiz
Olmuyor Mengen’im olmuyor sensiz…

Durmuş EROL 

MENGEN’DE AKŞAMÜSTÜ

Bu gün Mengen'de yürüyorum
Yağmur yağmakla yağmamak arasında kararsız
Çocukluğumu hatırladım birden
Geçmişe dönebilir miyim diye sordum kendime
Ekin ektiğimiz tarlamızı, erik topladığımız bahçemizi dolaştım
Her yer viraneye dönmüş, anladım ki geçmişe dönmek imkânsız

Şimdi düşünüyorum ne çabuk saçlarıma ak düştü
Ne çabuk geçti yıllar. Sevdiklerimizi kaybettik
Ne çabuk söndü içimizdeki sevdalar
Sonra sordum dönebilir miyim diye mazime
Gidenler döner mi sandın. Düşünmen bile manasız

Bu gün hava erken karardı tıpkı benim içim gibi
Çok mu karamsarım bilmiyorum nasıl geçti bir ömür
Bir gün gibi amansız. Bizi bizden aldı koşuşturmalar, kavgalar
Yaşıyoruz ama bacamız var dumansız.

Durmuş EROL 

-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

MENGEN DESTANI 

Yine yeşillendi fındık dalları,
Ah toz duman oldu Mengen yolları,
Açılmış yârimin narin kolları,
Gurbette ufku gözler Mengen diye.

Bayramlarda herkes geri geliyor,
Gurbetten geleni herkes biliyor.
Ananın gelinin yüzü gülüyor.
Kavuşup dertleşirler Mengen diye.

Sabah kaşıklanır ovmaç çorbası,
Ayağında çarık sırtta abası,
Pazara erken varmak tek çabası,
Köylümüz yola düşer Mengen diye.

Kavalla dereye iner koyunlar,
Ördek, çiftetelli en has oyunlar,
Kırılır gerdan, bükülür boyunlar,
Süzülür kara gözler Mengen diye.

Töre emri, bağır: "Damat gelecek!"
Oda şenliğinde yüzler gülecek,
Davul, zurna, keman pası silecek,
Köçek ne güzel oynar, Mengen diye.

Serpek'le Dorukhan hasret odağı,
Kızların elinde tığı, yumağı,
Damda sarı inek, bir de buzağı,
Ardı sıra dolanır Mengen diye.

Kadınlar tarlada çifti sürüyor,
Adamlar kahvede, poğlu arıyor,
Büyük yanlışlığı herkes görüyor,
Sormazlar niye böyle Mengen diye.

Durmuş ne durursun "Pazarköy yanmış!"
Deli dolu ama o da bi canmış,
Diyorlar ki pir'ü evliyaymış,
Bazen hayali görünür Mengen diye.

Kör duman bürümüş karşı yamacı,
Gurbetten gelmişin olmuşum yolcu,
Yapıver de anam bir kül kömeci,
Kabarsın köz üstünde Mengen diye.

Türkmenoğlu'm şimdi halin nicedir?
Yurdundan uzakta günün gecedir,
Mengen dilimizde sanki hecedir,
Türkü mâni yakarız MENGEN diye.

Ramazan TÜRKMEN 

-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

MENGEN

Uçsuz bucaksız âlemde bir nokta
Şirin mi şirin, yeşil mi yeşil bir beldedir Mengen’im
Her yanın buram buram Anadolu kokar
Tertemiz havası ile gönülleri okşar Mengen’im.

Senin üzerine hüzün bulutları dolmasın
Mutlu yaşasın insanın, eziyet bulmasın
Açlık, sefalet kaderimiz olmasın
Tabiat kaynakların şifa olsun Mengen’im

Sen sanki cennetten bir köşe misalisin
Tüm canlılara sunulan hediye gibisin
Kıymetin bilinsin, hiçbir yanın kirletilmesin
Her yaratılana kucak açan gönlü bol Mengen’im

Nice sanatkârlar yetişir bağrında
Aşçıların nam salmıştır dünyanın her yanında
Bir yücelik, bin güzellik vardır adında
Şiir misali gönüllerde gezer Mengen’im

Şeref’in gönlüne düşmüş Mengen sevdası
Güzellikten yana olsun herkesin davası
Var oldukça insanlık, bitmez yaşam kavgası
Sevdan ile özleminle gönüllerdesin Mengen’im.

Şerafettin KAYAR 

-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

DERMANİ BABA

Cahile beylikten âlime kulluk
İnsanlık ilmiyle vâr etti beni
Ağaya saraydan ırgata yolluk
Gül yüzlü canana yâr etti beni

Rüzgâr oldum yeryüzüne savruldum
Filizkıran demi yandım kavruldum
Gün geldi asıldım, günde vuruldum
Arzumanım ah-û zâr etti beni

Şafaklar topladım harcayamadım
Acı ağıt gördüm, ağlayamadım
Dermani akordu bağlayamadım
Felek aldı sattı kâr etti beni

İbrahim SERVET

OZANCA

Her avazı hoşu belleme ozan
Âşık kuyumcudur işler kelamı
Sarıçamın iğnesinin ucuyla
Aşk burcunda okuryazar meramı.

Kıblesi insandır tavafı sevgi
Mutluluk rengidir sazının rengi
Alnı gökkuşağı sözleri bengi
Yıldızlardan sökün eder selamı.

Kimi Pir Sultan’dır çekilir dara
Sivas’ta Akarsu verilir nara
Çoğu yoksulluktan ölür, fukara
Bir nebzecik yâd edilmek tamamı.

Dermani saz çalar ozandır derler
Gâhi övgü düzer gâhi yererler
İnsan-ı Kamil’dir gerçek erenler
Bir lokma aş bir arşın bez tamam.

İbrahim SERVET